KI ile başlayan I ile biten kelimeler
Başında KI harfleri bulunan ve I ile biten 84 adet kelime bulunuyor.
Harf Sayısına Göre Kelimelerin Sıralaması
15 Harfli Kelimeler
Kırlangıçbalığı
14 Harfli Kelimeler
Kıvamlaştırıcı
11 Harfli Kelimeler
Kısıtlayıcı, Kışkırtmacı, Kızıştırıcı
10 Harfli Kelimeler
Kıkırdaklı, Kıpkırmızı, Kıprayışlı, Kırmızımsı, Kısaltmalı, Kışkırtıcı, Kıvılcımlı, Kızgınlığı
9 Harfli Kelimeler
Kıpırtılı, Kırılması, Kırıntılı, Kırışıklı, Kısıntılı, Kızamıklı, Kızartıcı, Kızartılı, Kızılaltı
8 Harfli Kelimeler
Kıbrıslı, Kılağılı, Kılçıklı, Kırağılı, Kırkımcı, Kırkıncı, Kırkıntı, Kırpıntı, Kırtıklı, Kısacası, Kışkırtı, Kıvançlı, Kıvrantı, Kıvrımlı, Kıvrıntı, Kıymıklı
7 Harfli Kelimeler
Kıkırtı, Kılgılı, Kılıççı, Kılıçlı, Kılıfçı, Kılıflı, Kılıklı, Kımıltı, Kıpırtı, Kırıkçı, Kırımlı, Kırıntı, Kırkıcı, Kırmacı, Kırmalı, Kırmızı, Kısıntı, Kısıtlı, Kıskacı, Kıtıklı, Kıtırcı, Kıtırtı, Kıvamlı, Kıyakçı, Kıyımlı, Kıyıntı, Kıymalı, Kızartı, Kızıltı
6 Harfli Kelimeler
Kılağı, Kınalı, Kırağı, Kırıcı, Kırklı, Kıyacı, Kıyıcı
5 Harfli Kelimeler
Kılgı, Kıllı, Kınlı, Kırcı, Kırkı, Kıskı, Kısmı, Kıygı
4 Harfli Kelimeler
Kığı, Kıyı
Bazı KI ile başlayan I ile biten kelimelerin eş anlamlıları
kığı : kığ
kılağı : zağ
kılağılı : kılağılanmış, zağlı
kılçıklı : pürüzlü, çapraşık, karışık
kılgılı : uygulamalı, amelî, tatbikî, pratik, kılgısal
kılıklı : güzel, temiz, kıyafetli
kımıltı : kıpırtı
kınalı : yapıncak
kıpkırmızı : ateş gibi, kor gibi
kıprayışlı : kıpırtılı
kırağı : bitkiler, çığ, jale
kırcı : dolu
kırıcı : kaba, sert, senet, tahvil, engelleyici, acı, acı acı, acı gelmek, ağır, dalkıran, dan dan, dürüşt, haşin, iğneleyici, iğneli, nobranca, okkalı, sertlik
kırıkçı : sınıkçı, çıkıkçı
kırılması : sert, zorlamak
kırıntı : kırık, parçacık
kırkıcı : kırkımcı
kırlangıçbalığı : kırlangıçbalığıgillerden
Bazı KI ile başlayan I ile biten kelimelerin Sözlük anlamları
kırıntı :
TDK: |
1. isim Bir şeyden ayrılan küçük parça "Beyaz etekliğindeki ekmek kırıntılarını kuşlara serper." - S. F. Abasıyanık |
2. Kurumak için kesilip yerde bırakılan odun |
3. Küçük kalıntı |
4. Eser, iz, belirti |
kıyı :
TDK: |
1. isim Kara ile suyun birleştiği yer "Kandilli akıntısını geçiyoruz. İşte Küçüksu kasrı, kıyıda bembeyaz gülüyor." - Y. Z. Ortaç |
2. Kenar, periferi "Dere kıyısına sağlamca oturup çıplak ayaklarını suya daldırmış." - E. Atasü |
3. denizcilik Sahil "Kıyılardan gelen rüzgârlar, denizin küçücük dalgacıklarıyla oynaşıyorlar." - E. M. Karakurt |
4. Issız, tenha yer |
kıymıklı :
TDK: |
sıfat Üzerinde veya içinde kıymık bulunan "Kıymıklı tahta." |
KI ile başlayan I ile biten kelimelerin geçtiği bazı kitap isimleri
Kışkırtıcı Cazibe - Yazar: Sylvia Day
Tengizek Destanı'nın Okunabilen Kısmı - Yazar: Deniz Dengiz...
Kız Kısmı - Yazar: Siminya
Yaşamak Derin Kımıltı - Yazar: Zeki Emir
Zamanın Kıymıklı Dehlizlerinde Zamanı Kovalayan Kıygın Zaman Yolcusu - Yazar: İlker Ülgen
Aşka Dair Üç Beş Kırıntı - Yazar: Ramazan Ali Sadıç
Kırıntı Gemisi - Yazar: A. Bülent Bozkurt
Kıbrıslı Şehit Şair Süleyman Uluçamgil - Yazar: Süleyman Uluçamgil
KI ile başlayan I ile biten kelimelerin geçtiği Ayetler
NİSA - 102: Sen de içlerinde bulunup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir kısmı seninle beraber namaza dursunlar, silahlarını (yanlarına) alsınlar, böylece (namazı kılıp) secde ettiklerinde (diğerleri) arkanızda olsunlar. Sonra henüz namazını kılmamış olan (bu) diğer gurup gelip seninle beraber namazlarını kılsınlar ve onlar da ihtiyat tedbirlerini ve silahlarını alsınlar. O kâfirler arzu ederler ki siz silahlarınızdan ve eşyanızdan gafil olsanız da üstünüze birden baskın yapsalar. Eğer size yağmurdan bir eziyet olur yahut hasta bulunursanız silahlarınızı bırakmanızda size günah yoktur. Yine de tedbirinizi alın. Şüphesiz Allah, kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırlamıştır.
MÜ'MİNUN - 113: «Bir gün veya günün bir kısmı kadar kaldık. İşte sayanlara sor» derler.
HUD - 116: Sizden önceki asırlarda yeryüzünde (insanları) bozgunculuktan alıkoyacak faziletli kimseler bulunsaydı ya! Fakat onlardan, kurtuluşa erdirdiğimiz az bir kısmı müstesnadır (bunlar görevlerini yaptılar). Zulmedenler ise, kendilerine verilen refahın peşine düştüler. Zaten günahkâr idiler.