ZAM ile başlayan kelimeler
Başında ZAM harfleri bulunan 37 adet kelime bulunuyor.
Harf Sayısına Göre Kelimelerin Sıralaması
13 Harfli Kelimeler
Zamandaşçılık
11 Harfli Kelimeler
Zamanımızda
10 Harfli Kelimeler
Zamanaşımı, Zamanlamak, Zamkıarabi, Zamklanmak, Zamparalık
9 Harfli Kelimeler
Zamanında, Zamankatı, Zamanlama, Zamazingo, Zambiyalı, Zamklamak, Zamklanma, Zamlanmak, Zammetmek
8 Harfli Kelimeler
Zamandaş, Zamansız, Zamkinos, Zamklama, Zamlanma
7 Harfli Kelimeler
Zamanla, Zamanlı, Zambiya, Zampara
6 Harfli Kelimeler
Zamana, Zamane, Zamanı, Zambak, Zambur, Zamklı
5 Harfli Kelimeler
Zaman, Zamir, Zamlı, Zamme
4 Harfli Kelimeler
Zamk
3 Harfli Kelimeler
Zam
Bazı ZAM ile başlayan kelimelerin Sözlük anlamları
zamandaş :
| TDK: |
| isim Aynı zamanda yapılanlardan veya gerçekleşenlerden her biri |
zamanında :
| TDK: |
| 1. zarf Eskiden "Zamanında bir Kasımpaşalı Hayalî Hafız varmış." - A. Ş. Hisar |
| 2. Tam vaktinde |
zamkinos :
| TDK: |
| 1. isim Zımbırtı "Saatin şuradaki zamkinosu kırılmış." |
| 2. Dost, metres |
| 3. Kaçma |
ZAM ile başlayan kelimelerin geçtiği bazı kitap isimleri
Vadideki Zambak - Yazar: Honore de Balzac
Zamansız Fırtına - Yazar: Linda Howard
Vadideki Zambak - Yazar: Honore de Balzac
ZAM ile başlayan kelimelerin geçtiği Ayetler
TEVBE - 117: Andolsun ki Allah, müslümanlardan bir gurubun kalpleri eğrilmeye yüz tuttuktan sonra, Peygamberi ve güçlük zamanında ona uyan muhacirlerle ensarı affetti. Sonra da onların tevbelerini kabul etti. Çünkü O, onlara karşı çok şefkatli, pek merhametlidir.
HAC - 5: Ey insanlar! Eğer yeniden dirilmekten şüphede iseniz, şunu bilin ki, biz sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra alakadan (aşılanmış yumurtadan), sonra uzuvları (önce) belirsiz, (sonra) belirlenmiş canlı et parçasından (uzuvları zamanla oluşan ceninden) yarattık ki size (kudretimizi) gösterelim. Ve dilediğimizi, belirlenmiş bir süreye kadar rahimlerde bekletiriz; sonra sizi bir bebek olarak dışarı çıkarırız. Sonra güçlü çağınıza ulaşmanız için (sizi büyütürüz). İçinizden kimi vefat eder; yine içinizden kimi de ömrün en verimsiz çağına kadar götürülür; ta ki bilen bir kimse olduktan sonra bir şey bilmez hale gelsin. Sen, yeryüzünü de kupkuru ve ölü bir halde görürsün; fakat biz, üzerine yağmur indirdiğimizde o, kıpırdanır, kabarır ve her çeşitten (veya çiftten) iç açıcı bitkiler verir.